Page 12 - Beysehir Ticaret Odası - 2018 Yılı Faaliyet Raporu
P. 12

BEYŞEHİR TİCARET ODASI
                                              2018 YILI FAALİYET RAPORU
          Bu güzel yer sultanında dikkatini çekti. Ve mimarlarına burada bir mamure yapmasını emretti ve az bir
          müddet  içinde  sultanın  arzusuna  göre  bir  saray  yapıldı.  Sultan  her  sene  Akdeniz  sahillerine  gider  ve

          oradan dönerken bir müddet burada yaşar; eğlenir ve dinlenirdi.”

          Sultan  bu  şehri  yaptırdıktan  sonra,  bu  toprakların  saadeti  ve  ümranı  artmış,  yeni  vilayet  kurulmuştur.

          Adalar,  yarım  adalar  muhteşem  kasırlarla  süslenmiştir.  Bundan  sonra  Kubadabad,  Türkiye
          Selçuklularının  ikinci  derecede  başkenti  işlevini  üstlenmiştir. 1240’da  Baba  İshak  İsyanı  sırasında

          2.Gıyaseddin KeyhusrevKubadab’a kaçmış ve orada bir adada kalmıştır.

          Anadolu’da çok sevilen Mübarizeddin Armağan Şah’ı da isyan bastırmakla görevlendirmiştir. Armağan

          Şah  Amasya’ya  ulaşıp,  isyanı  bastırmış  ve  Baba  İshak’ı  öldürmüştür.  Bunu  öğrenen  bazı  Baba  İshak
          yanlısı asiler Armağan Şah’ı şehit etmişlerdir. Dışarı şehirdeki en eski mahalle ve orada bulunan bir cami

          Armağan Şah’ın adını taşımakta olup bu eser Cuma Camii olarak bilinir.

          Gıyaseddin  Keykubat  devlet  adamlarının  birer  birer  ortadan  kaldırılması  ve  sıranın  kendisine  gelmesi

          üzerine çok inandığı hassa kölesini gizlice Sivas Sülbaşısı Hüsamettin Karatay’a göndererek bu önemli

          meselenin  çözümü  için  derhal  gelmesi  bildirilmiştir.  Hüsamettin  Karatay  Kudabaadab’a  giderken
          Saadetin  Köpek  saraydan  ayrılırken  kendisine  hürmet  gösterir  durumda  olanlar  üzerine  saldırmışlar.

          Bayraktar Togan kılıcı ile Sadettin’i öldürmüştür. 1258’de ise Sultan Keykavus Hülagü’nün gönderdiği
          elçileri Kubadabad’da kabul etmiş ve terslemiştir.


          Bu  olay  Moğol  zulmünün  daha  da  artmasına  yol  açmıştır.  Moğolların  desteğini  alarak  sultan  olan
          4.Kılıçaslan,  Türkmenlerin  sert  tepkisiyle  karşı  karşıya  kalmıştır.  Bu  gelişmelere  paralel  olarak

          Beyşehir’de  de  Eşrefoğluları  etkili  olmaya  başlamıştır. Bu  arada  13.  yüzyılda  yaşamış  tıp  alimi  Bey
          Hekim’in de Beyşehirli olduğu yönünde iddialarına hatırlamakta fayda vardır.


          Osmanlılar  ele  geçirmek  istedikleri  beylikleri  öncelikle  çatışmaya  girmeden  diyalog  yoluyla  almaya
          çalışmışlardır. Bu siyaseti büyük ölçüde başarıyla uygulayan Osmanlıların Anadolu’daki en ciddi rakibi

          Karamanoğulları  olmuştur.  Bu  sebepten  olsa  gerek  Beyşehir,  bu  iki  devlet  arasında  sık  sık  el

          değiştirmiştir.  Osmanlıların  yöreye  yönelik  ilk  ciddi  adım  Sultan  1.Murat  dönemine  rast  gelir.  Sultan
          Murat  büyük  oğlu  Yıldırım  Beyazıt  ile  Germi  yan  hükümdarı  Süleyman  Şah’ın  kızı  Devlet  Hatun’un

          nişanları yapıldı ve az sonra da düğünleri oldu. Süleyman Şah, kızının çeyizi olarak; Kütahya, Tavşanlı,
          Emiz(Eğri öz), Simav şehir ve kasabalarını Osmanlılara terk etti.


          Sultan Murat oğlunun düğünü münasebeti ile davetli olan Hamitoğlu Hüseyin Bey tarafından hediyelerle
          gönderilmiş olan elçiye Hüseyin Bey’e ait bazı yerleri kendisine satılmasını söylemiş ve Ahmetoğlu’na

          da  o  yolda  haber  yollamıştı.  Beyazıt’ın  düğününden  sonra  Kütahya’ya  gelen  Sultan  Murad’ın  kendi
          üzerine geldiğini zanneden Hüseyin Bey, Akşehir, Yalvaç, Beyşehir, Seydişehir, Karaağaç ve rivayete

          göre

                                                                                                                 11
   7   8   9   10   11   12   13   14   15   16   17