Page 7 - BEYŞEHİR TİCARET ODASI 2015 - 2018 DÖNEMİ STRATEJİK PLANI REVİSYON TARİHİ 19-03-2018
P. 7
1924 Anayasası, “Kamu Kurumu Niteliğinde Meslek Kuruluşu” kavramı ile ilgili bir düzenleme
ortaya koymazken, 1961 Anayasa’sı Meslek Odalarının anayasal dayanağa kavuşmasını sağlamıştır.
1982 Anayasasının 135. maddesi meslek kuruluşlarını ayrıntılı olarak düzenlemiştir. Bu maddeye
göre, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının amacı, ‘belli bir mesleğe mensup olanların
müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel
menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan
ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hâkim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlakını korumaktır’.
Biçiminde düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre odalar, Kamu Kurumu Niteliğinde Meslek
Kuruluşu sıfatını almışlardır.
BEYŞEHİR’İN TARİHİ
Geçmiş asırlarda Beyşehir Gölünün de içinde olduğu bölge Pisidya adıyla anilırdı.
Pisidya’da Karallia olarak bilinen bir şehir adıydı. Ramsay bu konuyu şöyle değerlendirir; “Biri
gölün güneydoğusunda, Trogitis gölü’ne akan suyun ağzında, diğeri güneybatısında olmak üzere
ihtimal iki şehir bulunuyordu. Bu ikincisinin Parlais olma ihtimali daha kuvvetli olduğu için
birincisini Karallia olarak kabul etmeniz lazım geliyor.” Yine Ramsay’a göre Karallia Bizanslılar
zamanında Skleros adını almıştır. Daha sonra harap olan Karallia, Viranşehir adını almıştır.
Onüçüncü yüzyılın ilk yarısında, Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubad devrinde, muhtemelen
1240’tan biraz önce çoğunluğunu Üç oklar’ın oluşturduğu Türkmenler tarafından yeniden
kurulmuştur.Eşrefoğulları’nın hakim olduğu dönemden itibaren Viranşehir’in
adı Süleymanşehir olmuştur. Beyliğin merkezi olmasından dolayı geçen zamanla beraber beyin
şehri olarak anılır. Bundan dolayıda Beyşehir adını alır. Beyşehir adının bir de efsanevi hikayesi
vardır.
Buna göre; Trogitis’de bulunan Seydi Harun Veli şimdi kendi adıyla anılan camiyi yaptırmaktadır.
Eşrefoğlu Mehmet Bey de ona malzeme yardımında bulunur. Sonrasında gelişen olaylar onları dost
yapar. Eşrefoğlu, Trogitis’e Seydişehir adını verirken Seyyid Harun Veli de Süleymanşehir’e
Beyşehir adını vermiştir. Görüldüğü gibi Beyşehir’in akıp giden zaman içinde aldığı adları
incelerken tarihinin kilometre taşları da hemen belirmektedir. Muhtemelen Beyşehir ve çevresinin
tarihi M.Ö 7000’li yıllara kadar uzanmaktadır. Yapılan araştırmalar Beyşehir’in daha o dönemde
önemli bir yerleşim alanı olduğu gerçeğini ortaya çıkarmıştır. M.Ö 5700-M.Ö 5300 arasına
tarihlenen Erbaba Höyüğü kalıntıları bunun en somut göstergesidir.Kıstıfan Köyü yakınlarındaki
/ beysehirto / beysehirto / beysehirto