Page 12 - BEYŞEHİR TİCARET ODASI 2015 - 2018 DÖNEMİ STRATEJİK PLANI REVİSYON TARİHİ 19-03-2018
P. 12
Görüldüğü gibi Karamanoğulları beyliği Osmanlı devletini hep rahatsız etmiştir. Devletin sınırlarını
batıya genişletmek isteyen 2. Mehmet de öncelikle Anadoludaki bu meseleyi çözüme kavuşturmak
istemiştir. 2. Mehmet ordusuyla Akşehir ve Beyşehir üzerine geldiği zaman Karamanoğlu İbrahim
Bey, Ermenek yakınlarındaki Taşeli’ne çekilmiştir.
Daha sonra da ulemadan Molla Veli adında birini oraya koyarak barış istemiştir. Ilgın sınır
sayılarak; Akşehir, Beyşehir ve Seydişehir yeniden Osmanlı Devletine geçmiştir. Daha sonra
Karamanoğlu İbrahim Bey ölmüş, iki oğlu Pir Ahmet ve İshak arasında taht mücadelesi başlamıştır.
Gelişmeleri takip eden 2. Mehmet, Pir Ahmet Bey’e yardım eder, O da yapılan yardıma karşılık
Akşehir ile Beyşehir’i ve Sıklanhisarıyla Ilgın taraflarını Osmanlılara bıraktılar. Bir süre sonra tarihe
Eflatunpınar Savaşı olarak geçen yeni bir gelişme yaşanır. Yusuf Mirza komutasındaki Akkoyunlu
kuvvetleriyle Karamanoğulları Karaman ilini aldıktan sonra Akşehir’e daha sonra Bolvadin’den
geçip Beyşehir yakınlarındaki Kıreline gelmiştir. Burada Şehzade Mustafa ve Anadolu Beylerbeyi
Davut Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu galip gelir.
Yusuf Mirza yakalanır ama Pir Ahmet Bey kaçar ve Uzun Hasan’a sığınır. Yukarıda yaşanılan
olaylara rağmen Karaman artık Osmanlı Devleti’nin eyaletlerinden biri konumuna gelmiştir. Bu
beyliğin tamamen ortadan kalkmasıyla birlikte Beyşehir de Karamanoğulları ve Osmanlılar
arasında el değiştirmekten kurtulup, Osmanlı Devletine dahil olmuştur.
Bu döneme dair üzerine durulması gereken bir diğer nokta da söz konusu mücadeleler
bağlamından ve belki de başka bazı faktörlerin de katkısıyla bölgeden Rumeli’ne göç eden Türk
aşiretleri ile ilgilidir. 2. Murad ve özellikle de Fatih zamanında; Karaman, Konya ve Ankara
civarından giden bu insanları, Konya Türkleri adıyla anılan Türkler olduğu sanılmaktadır. İşte bu
gelişmelerin bir parçası olarak Beyşehir çevresinden de Rumeli’ne gidenler olmuştur. Esasen bu
meselede başlı başına bir araştırma konusudur.
Coğrafi konum; fert, toplum ve devlet hayatını şekillendiren en etkili faktörlerden biridir.
Beraberinde birçok avantaj veya dezavantajı da getirebilir. Beyşehir bu açıdan oldukça şanslı bir
konuma sahiptir. İlçe, Batı Toroslar arasında yer alan, çukur alandadır.
Bu çukurun büyük kesimini Beyşehir Gölü kaplar. Çukurluk gölün güneydoğusunda, Beyşehir ovası
devam eder. Toroslar, batıdan ve güneybatıdan yüksek sarp dikliklerle ovaya inerler. Beyşehir’deki
düzlük alanlar bozkırlar halinde uzanır.
Çevredeki dağlar ise, ormanlarla kaplıdır. Topraklar verimlidir. Akdeniz Bölgesi’nin Göller
Yöresinde yer alan Beyşehir, önemli bir geçit noktasında da bulunmaktadır. En güney ucu baz
alındığı zaman Akdenize olan uzaklığı 65 km civarındadır. Bir set misali araya giren Toroslar,
yöreye Akdeniz’den ayırmıştır.
/ beysehirto / beysehirto / beysehirto